Bir Doğum Günü Bir Yeni Yıl Postu ^^

Aslında bu yazıyı 20 Aralık akşamından beri yazmaya çalışıyorum. Bir yazıyorum bir siliyorum. Bir türlü istediğim kelimeler bir araya gelmiyor. Geldiğinde ise anlatmak istediklerimi yeterince ifade etmiyor gibi sanki.  O yüzden hep siliyorum hep yeniden yazıyorum. 

Aslında önemli değil içinden geldiği gibi yaz dediğinizi duyar gibiyim ama ne bileyim; içim sanki öyle boş ki sanki sadece (nokta .) koyup bir post atsam anlatmak istediklerimin tam anlamıyla ifadesi olacak. Bir hevessizlik bir duraklama dönemi gibi ama aslında değil gibi de. Yazmak istiyorum ama istediğim düşündüğüm kelimeler bir araya gelmiyor. Öyle harika bir post yazayım herkesler beğensin derdim de yok ama işte olmayınca olmuyor sanırım. 

2013 yılı benim açımdan çok çok zor geçti. Yani artık 2013 bitsin artık der olduk ailece. Tabii ki kimse mükemmel bir hayat yaşamıyor. Herkesin kendine göre derdi sıkıntısı var ama yine de dediğim gibi 2013 yılı fazlasıyla adaletsiz fazlasıyla üzücü ve fazlasıyla acı verici geçti. 


Her yıl doğum günümde istediğim ihtiyaç duyduğum istediğim şeyleri arkadaşlarıma söylerim onlar da alırlar saolsunlar :)). Hediyelerimi kendim seçiyordum diyebiliriz sanırım. Ben hediye bile olsa ihtiyaç duyulan kullanılacak bir şeyler olmasını tercih ederim. Yoksa hiç okumayacağım bir kitabın yada asla kullanmayacağım bir biblo anlamlı olsa da kullanışlı olmaktan çok uzak. Hediyeler anılar-yaşanmışlıklar barındırmalı diye düşünüyorum. Hiçbir zaman tek düze şeyleri sevmemişimdir. O yüzden sıra dışı olarak hediyelerimi hep arkadaşlarımdan ben istedim bu seneye kadar. 


Ama dediğim gibi zor geçen zamanlardan sonra hayat maalesef o eski tadı vermiyor artık. Geçen seneki doğum günümü ve yeni yılı hastanede annemle beraber kutlamıştık. Her ne kadar kendini fazla bilmese de başına taktığımız yılbaşı şapkasıyla eliyle zafer işareti yapıp kamerama poz vermişti meleğim. Hastane odasını onun için neşelendirmiş onunla kutlayacağımız son yılbaşı olabilir korkusunu içimizde tutarak annemi neşelendirmeye çalışmış onu mutlu etmiştik. Şimdi geriye dönüp baktığımda -iyi ki- lerim o kadar yerindeki. Eğer-li cümlelerim çok az. Pişmanlıklarım da öyle zira


Demek istediğim, konunun özünde anlatmak istediğim aslında bu sene ve gelecek senelerde mutluluk ve sevinç hep yarım artık benim için. Hayat tabii ki devam ediyor ve yıllar geçtikçe acım azaldıkça belki daha iyi hissedeceğim ama şu anda tam olarak yukarıda yazdığım duygu karmaşası içindeyim. Yeri geliyor gülüyorum, eğleniyorum, sinemaya gidiyorum, geziyorum... Hayat devam ediyor nihayetinde. Gönül istiyor ki yeme, içme, gülme, eğlenme, kapat kendini karanlık bir odaya yıllarca yıllarca yıllarca ağla. Ama olmuyor işte.. dediğim gibi hayat devam ediyor. 


Bu zor zamanların en iyi ilacı şahane bir abla ve mükemmel dostluklar. Şükürler olsun rabbime beni bu iki olguyu bünyesinde barındıran harika insanlarla karşılaştırdı. Zor zamanlarımda yanımda olan dırdırımı sıkıntılarımı dinleyen LaFea'ma, uzaklarda çoook uzaklarda olsa da mesajlarıyla dertlerime sıkıntılarıma ortak olan Bahar'a İzmir'den gelip hayatıma ege rüzgarlarını taşıyan Handan'a, Arwen'e, Çağla'ya, Akira'ya, Nabrut'a, Narsist'e, Hayal'e, Erva'ya, Winpohu'ya, mydestiny'e ve adını unuttuğum canım dostlara... Çok teşekkürler. Yüz yüze görüşsek de yada sanal olarak birbirimizi tanısak da destekleriniz benim için çok önemliydi.  Zor zamanlarımda yanımda olmanızı asla unutmayacağım. 

Aslında bu yazının bol neşeli ve eğlenceli olması gerekiyordu. Neşeli ve güzel şeylere bağlamak için yazıma resimlerle devam edelim en iyisi :)




LaFea o gün hiç üşenmedi taaa Kadıköy'den bize kısırlar, börekler, yaprak sarmaları ve doğum günü pastamı getirdi. Masamızı rengarenk yaptı. Ablam da kendi tarifi olan sebzeli noodle yaptı. Sohbet mi güzel di yemekler mi leziz di anlamadık valla ^^ Ama hepimiz nasıl acıktırsak bu pek de net olmayan resimleri zar zor çekebildim hihihihi



Bu kış nedense çok üşür oldum. Her telefon konuşmamızda 'üşüyorum' diye yakındığımdan LaFea bana çook güzel puff pijama takımı almış. Rengi kırmızı gibi çıkmış fotoğraflarda ama koyu pembe çok hoş bir rengi var.



Dürüstçe en sevdiğimin önünde parlak yıldız şeklinde işlemesi olan beyaz kazak olduğunu söyleyebilirim. Çingene ruhum şıkırdaklı ve parlaklı şeyleri aşırı sever ^^ Bayıldım resmen ♥ Diğer hediyem de bir muhasebeciye yakışır tarzda oldu. Yeni kalemlerim nasıl ama :))


Vee ablacığımın hediyesi ♥♥ 34 numara ayaklara sahip olmanın en büyük dezavantajı vitrinleri süsleyen caaaanım botlardan çizmelerden alamamak :((( Bizde ablamla beraber yukarıdakı bot+converse tarzı bu ayakkabıları zor zahmet bulduk. Tabii ki 34 numeroooo :D Ama bayıldım ihtiyacım olan ve istediğim bir şeydi. Aslında istediğim yağmur çizmesiydi ama numara bulamayınca bunu almaya karar verdik :D 

Hediye falan bahane en mühimi en güzeli ve en değerlisi sevildiğini bilmek, hissetmek ve yaşamak. Ben bu bakımdan kendimi en şanslı insanlardan birisi olarak görüyorum. Nice nice seneler bu dostluklar arkadaşlıklar baki kalır dilerim. Yeni yıla da iki gün kalmışken tüm sevdiklerime uzun uzzzuunnnn mutlu seneler sağlıklı yıllar dilerim. Sevdiklerinizle beraber sağlıkla huzurla yaşayın. Ve 2014 hepimize aşk, sevgi ve para getirsin. Hepimize iyi şanslar ^^




Not: Bu güzel şenlikli günü LaFea'nın kaleminden BURADA okuyabilirsiniz ;)
Previous
Next Post »
Thanks for your comment